Kedi ve Köpeklerde Kısırlaştırma Gerekli mi?
Üreme, canlıların yaşam döngüsünün temel bir parçasıdır. Ancak, bazı durumlarda üreme yetisinin operatif olarak sonlandırılması gerekebilir. Kısırlaştırma kararı hayvan sahiplerini bir karar aşamasına getirir. Bu kararı doğru verebilmek için yeterli bilgiye sahip olmak önemlidir. Kedi ve köpeğinizin sağlığı için en iyi kararı vermelisiniz.
KISIRLAŞTIRMA GEREKLİ Mİ ?
Kedi ve köpeklerin kısırlaştırılması günümüzde tartışılan bir konudur. Bazı hayvan severler duygusal bir yaklaşımla kısırlaştırmaya karşı çıkmaktadır.Buna gerekçe olarak cinselliklerini yaşamalarının gerekli olduğunu düşünmekteler. Doğal olanın yanındalar,sanırım biraz da empati kuruluyor. Bu duygusal yaklaşımın yüzeysel olduğunu düşünmekteyim.
Kedi ve köpeklerin insanlar gibi aşık olmadıkları bilinir. Yalnızca seksüel hormonların etkisi altında üreme istekleri olduğu bir gerçektir. Doğum yapan kedi köpek, yavrusu büyüyüp,yetişkin olduktan sonra kendi yavrularıyla çiftleşebilmektedir. Aile, anne,baba,çocuk gibi kavramlar taşımadıkları gerçeği ortadadır. Kısırlaştırma ameliyat işlemi ile gerçekleşir. Yani, herhangi bir iğnesi, ilacı yoktur. Bazı hayvan sahipleri kısırlaştırmanın operasyonla yapıldığını bilmemektedirler. Kızgınlığı baskılamak için bazı veterinerler çeşitli ilaç enjeksiyonlarına başvurmaktadırlar. Bu uygulama hasta sahiplerinde yanlış olan bu fikri oluşturmuştur. Kısırlaştırma ameliyatıyla erkek hayvanın testislerini (kastrasyon-iğdiş etme), dişinin de uterus(rahim) ve yumurtalıklarını alma şeklinde gerçekleşir. Erkek hayvanın kısırlaştırma ameliyatı dişiye göre daha kolay ve daha kısa zamanda gerçekleşir. Erkek hayvanda operasyonla ilgili daha az sorun yaşanır.
Canımız kadar sevdiğimiz dostlarımızı kısırlaştırmaya iten olaylar nedir acaba, hiç düşündünüz mü? Herkesin birbirinden farkı kısırlaştırma nedenleri olabilir. Bunlara değinmeden önce, Hayvanları Koruma Kanunu kısırlaştırma konusundaki ilkesinden bahsedelim.
İLKELER Madde:4
- k) Kontrolsüz üremeyi önlemek amacıyla, toplu yaşanan yerlerde beslenen ve barındırılan kedi ve köpeklerin SAHİPLERİNCE KISIRLAŞTIRILMALARI esastır.Bununla birlikte, söz konusu hayvanlarını yavrulatmak isteyenler, doğacak yavruları belediyece kayıt altına aldırarak ve/veya dağıtımını yapmakla yükümlüdür.
Genel kanaat dişi hayvanların kısırlaştırılması yönündendir. Doğru olan erkeklerin de kısırlaştırılmasıdır. Erkek hayvan onlarca yavrunun dünyaya gelmesine neden olmaktadır. Kontrolsüz üremenin önüne almak dişi, erkek ayrımı yapmadan sokak hayvanı olsun, sahipli olsun tamamının kısırlaştırılmasıyla olur. Kısırlaştırmanın hayvanların çoğalmasının engellenmesinin dışında şu sebeplerden de kısırlaştırma ameliyatı yapılır. Dişi bir kedinin kızgınlık geçirdiği sırada çıkarttığı can sıkıcı sesler,komşuları bile rahatsız edici seviyededir. Yine dişi köpeklerin kanamaları evi,evdeki eşyaları kirletmesi istenmez. Erkek kedi ve köpeklerin evin sağını solunu idrar attırarak (bölgelerini işaretleme ),ağır bir kokuyla kirletmeleri rahatsız edicidir. Erkeklerin çiftleşmek için evi terk ettikleri,tekrar dönmedikleri görülmektedir. Çiftleşmek için diğer erkeklerle kavga ederek yaralanmaları,viral hastalıklara yakalanma riskleri vardır. Kısırlaşmamış erkeklerin sinirli,saldırganlığı olduğu ve sahibini utandıracak hareketler yaptığı şikayeti gelmektedir.Balkondan düşerek acil olarak veteriner kliniklerine getirilen kediler vardır. Kedilerin düşme nedenlerinden biri de çiftleşmek için eş aradığı sırada olmaktadır.
Kısırlaştırmanın hayvan sahiplerine sağladığı avantajlarından bahsedildi. Hayvanın sağlığıyla ilgili olarak ;dişilerde genital hastalıkların büyük bir bölümünün riskinden kurtulmuş olur.Örneğin, uterusdaki pyometra,tümoral oluşumlar, meme tümörü, mastitis, retentio secundinarum,vaginitis, kistik ovarium,güç doğum, prolapsus uteri-vajina gibi hastalıklar sayılabilir. Erkeklerde testiste tümoral oluşumlar engellenir, TVT olarak bilinen viral hastalıktan korunur ve prostatla ilgili hastalığa yakalanma olasılığı düşmektedir.
Hayvan sahibi olarak zor olan kısırlaştırma kararını verdikten sonra şunlara dikkat edilmesi gerekiyor.Hayvanın kızgınlık döneminde olmaması gerekir.Ameliyattan önce kedi-köpeğinize an az 12 saat yemek vermeyi kesmelisiniz.Su verilebilir. Yemek verilirse, hayvan kusar. Kısırlaştırma operasyonu sonunda tam olarak kendine gelmesi 12 saat sürer yemek ve su verilmez. Hayvanın yutma refleksi olmadığından nefes borusuna gıda maddesi kaçabilir. Tam olarak kendine gelmesi için kapalı yerde tutulmalı.Sallantılı yürüyeceğinden çarpıp yaralanmasına izin verilmemelidir.Erkeklerin iyileşmesi dişiye göre daha çabuktur. 2-3 günlük bir sürede iyileşir.Dişide bu süre daha uzundur.(7-10 gün gibi) Dişi kedi ergenliğe ortalama 6 ayda, erkek ise,8 ayda ulaşır. Erginleşmeden kısırlaştırma yapmak doğru değildir. Erkek kedi-köpeğin yumurtalarının testis torbasına inmesi gerekmekte, dişini de uterusunun gelişmiş olması gereklidir.
Kısırlaştırma sonrasında hasta olur mu?
Kısırlaştırmalarla ilgili olarak bir Theriogenoloji Profesörü olan Michelle Anne Kutzer bir makalesinde şöyle yazıyor:
“Gonadektomize (klasik yöntemle kısırlaştırılmış) köpeklerde; obezite, idrar kaçırma, sidik kesesi taşları,çeşitli kanserler, atopik dermatit, otoimmün hemolitik anemi, hipoadrenokortisizm, diabetes mellitus, hipotiroidizm, imflamatuar davranışlar, bilişsel işlev bozukluğu, prostat adenokarsinomu ve sidik kesesi kanserleri insidansı artmıştır. Gelişimini tamamlamadan kısırlaştırılan büyük ırk köpeklerde kas iskelet sistemi hastalıkları artmıştır.”
Özetle erken dönemde kısırlaştırmalar, endokrin bozulmalara, bağışıklık sisteminin zayıflamasına, metabolizmada değişikliklere, kronik hastalıklara ve davranış sorunlarına neden olabilir. Bu durumların tedavileri optimal sağlığı geri getirmez.Köpeklerin (hatta kedilerin) davranış sorunu var diye kısırlaştırılmaları ne yazık ki yaygın yapılan hatalardan biridir. Böylece yeni problemler yaratılmış oluyor. Özellikle dişilerde. Kısırlaştırmalara yaklaşımlarımızı tekrar gözden geçirmek zorundayız. Erken kısırlaştırmaların çok zararlı olduğunu biliyoruz. O zaman şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; kısırlaştırma ne kadar geç, o kadar iyi. Ayrıca dişilerde mutlaka anöstrus döneminde yapılmalı.
Kısırlaştırma sonrası kilo alımı normal mi?
Ovaryohisterektomi operasyonu sonrası ad libitum beslenen köpeklerde kilo artışının gözlenebileceği yıllardır bilinen bir gerçektir. Özellikle evde bakılan, aktivitesi kısıtlı ve serbest beslenen köpeklerde kilo artışının daha belirgin olduğu bildirilmiştir (Houpt ve ark., 1979). Yapılan çalışmalar, kilolu ve yaşlı köpek sahiplerinin köpeklerine yetersiz egzersiz yaptırması ve genellikle ev yemekleriyle beslemesi sonucu bu köpeklerde de kilo artışı gözlendiğini ortaya koymuştur (Lewis ve ark., 1987).
Uzman Dr. Veteriner Hekim Gürbüz Ertürk 26 Şubat 2022 Gazete Zebra
Prof. Dr. Murat AYDOĞDU/Arş. Gör. Ö. Oğuzhan MERAL/HSAHİPSİZ KÖPEKLERİN POPÜLASYONUNUN KONTROL ALTINA ALINMASI VE BUNA İLİŞKİN HUKUKİ ALTYAPININ OLUŞTURULMASI
Kedi ve Köpeklerde Kısırlaştırma Gerekli mi? Başlıklı makelenin tüm hakları yazarı Vet.Hek.İ.Serdar Sayar’e aittir ve makale,yazarı tarafından TavsiyeEdiyorum.com kütüphanesinde yayınlanmıştır.
Prof. Dr. Murat AYDOĞDU, Arş. Gör. Ö. Oğuzhan MERAL/SAHİPSİZ KÖPEKLERİN POPÜLASYONUNUN KONTROL ALTINA ALINMASI VE BUNA İLİŞKİN HUKUKİ ALTYAPININ OLUŞTURULMASI / D.E.Ü. Hukuk Fakültesi Dergisi/2019
What's Your Reaction?